Öncelik Ulus Devlet…

İçinde bulunduğumuz iç ve dış koşullar ile AB süreci, “Ulus Devleti” ciddi bir tehditle karşı karşıya bırakmıştır. Bunun yanında, iletişim teknolojisindeki baş döndürücü gelişme, küreselleşmeyi gündeme getirmiştir.

Küreselleşmenin ortaya çıkardığı yeni yaklaşım, ulusal güvenlik algılamalarının da farklı yorumlanmasına neden olmuştur. Bu farklı algılama ortamında gelişmiş ülkeler, ulus devlet yapılarını korurken gelişmekte olan ülkeler, bölünme tehdidiyle karşı karşıya kalmaktadırlar.

Ortaya çıkan “Yeni Dünya Düzeni”nde gelişmiş ülkeler, medyayı da kullanarak mikro milliyetçiliği, etnik ayrımcılığı ve bölücü terörü teşvik etmektedirler. Böylece gelişmekte olan ülkeler egemenlik haklarını kullanamaz duruma getirilmektedirler.

YALNIZ BIRAKILDIK

Ülkemizin birinci gündem maddesini oluşturan bölücü terör, bazı dış güçler tarafından himaye edilip desteklenirken sözde müttefiklerimiz ve üyesi bulunduğumuz uluslararası kuruluşlar tarafından Türkiye’nin yalnız bırakıldığı da her geçen gün biraz daha gün ışığına çıkmaktadır.

Sözde dostlarımızın da katkısıyla insan hakları, özgürlük ve demokrasi gibi üstün değerler ne yazık ki bölücü terörün iç dinamiği ve gerekçesi olarak kullanılmaktadır. Bu “böl-parçala-yönet” sürecinde özgürlükler, özgürlükleri ortadan kaldırmanın aracı olarak kullanılmaktadır.

Türkiye bölücü terörle mücadelesinde uluslararası hukuktan doğan sınır güvenliğini sağlama, meşru hakkını kullanma konusunda bile ABD ve AB tarafından engellenmektedir.

ABD’nin ve AB’nin yapmak istediği, Türkiye’yi kendi coğrafyasına hapsederek içeriden bölmek ve yeni bir Orta Doğu haritası oluşturmaktır.

DAYANIŞMA GEREĞİ

Gelinen noktada en acil ihtiyacımız, ulusal birliğimizi ve bütünlüğümüzü de koruyarak sorunlarımıza çözüm aramaktır. Bunun yolu da “Ulus Devlet” özelliğimizi koruyarak dünya ile kucaklaşmaktır.

Temel sorunlarımızı ve bölücü terörün ulaştığı boyutu göz ardı ederek sadece seçime odaklanmak gibi bir lüksümüz yoktur.

Hepimizin en öncelikli görevi siyasi parti ve görüş farkı gözetmeksizin bölücü terörün yok edilmesine ulusal dayanışma içinde katkı sağlamaktır. Bunu yaparken de insanları “Ekmek mi; özgürlük mü? Güvenlik mi; özgürlük mü?” ikilemiyle karşı karşıya bırakmamaktır. Ekmek, özgürlük ve güvenliği bir arada düşünmek zorundayız.

Sonuç olarak: Ulus devlet; ülkemizin bütünlüğünün, ulusumuzun da birlik ve dayanışmasının sigortasıdır.

Ege Postası köşe yazısı link:
https://www.egepostasi.com/oncelik-ulus-devlet-makale,113136.html